31 Mart 2008 Pazartesi

Mehmetçik Orotoryası

MEHMETÇİK ORATORYOSU

BİRİNCİ BÖLÜM 15 DK.

VATAN SEVGİSİ

ORKESTRA (1)



Vatan; tarih boyunca Türklüğün en aziz varlığı olmuştur. Her karış toprağı şehit kanları ile sulanmış, asırlar boyunca şanlı tarihimize ev sahipliği yapmış olan vatanımız bizler için kutsaldır.

Şehit ve gazilerimiz vatan sevgimizin anıtsal gururudur.

Bu bölümde öngörülen tema; müzik dili ile kompozitör Mete Sakpınar tarafından şöyle anlatılmaktadır.

Kontrbaslar ile derin bir atmosferde başlayan müzik, koronun mistik girişiyle vatan sevgisi mesajını verir. Ney düet ile oluşan kısa bir köprüden sonra bu sevgi, sırasıyla bariton solo, bariton, mezzo-soprano düet ve tenor ile anne, baba ve Mehmetçiğin yüreğinden gelen sözlerle somutlanır.

Yaylılara, tahta ve bakır nefesli çalgıların da grup halinde katılımıyla giderek gürleşen orkestraya koronun da yeniden girişi ile mehmetçiğin tarihte öğünç kaynağı olan zaferleri vurgulanır. Bu birlikletiliğe son olarak solistlerin de katılımı ile vatan kavramı bir marş karakterinde seslendirilerek bölüm sonlandırılmış olur.






KORAL (Koro ve Orkestra için)
Feda olsun sana canım
Uğrunda dökülen kanım
Cennetten güzel vatanım
Sana bin canla kurbanım
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

ARİA
(Basbariton)
Yara nisandır tenine erin
Mevt ise son rütbesidir askerin
Altı da bir üstü de birdir yerin
Arş yiğitler vatan imdadına
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

ARİA
(Messosoprano Basbariton Düetto)
Savaş bizim şanımız
Bayrak ise kanımız
Hele vatan canımızdır
Bu cana can katsın gelsin



ARİA
(Tenor Solo )

Bu vatan bizden razı olacak
Asker şehit, Ordu gazi olacak
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

ARİA
(Messosoprano Solo )

Çocuklarımıza bırakacağımız tek miras
Büyük tarihi olan Türklük onurudur
Atalarımızın emanetini koruyacağız
Çünkü içimizde coşkulu bir ateş var
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -


KORAL (Koro ve Orkestra eşliğinde)

Tarihe gurur veren zaferler hep senindir
Öğünülen ne varsa hep senin eserindir
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

ARİA
(Tutti)

Yüce ruhlu vatan evlatları
Bu dünyadan ayrılırken
Vatan diye haykırdılar
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

KORAL ( Koro ve Orkestra için )

Bastığın yerleri “ toprak ” diyerek geçme tanı
Düşün, altında binlerce kefensiz yatanı
Sen şehit oğlusun incitme, yazıktır atanı
Verme dünyaları alsan da bu cennet vatanı




İKİNCİ BÖLÜM (15DK.)

ULUSAL BİRLİK VE BÜTÜNLÜĞÜNSAĞLANMASI İÇİN YAPILAN SAVAŞ

ORKESTRA

Yaklaşık bin yıldır Anadoluda yaşıyor olmanın bedelini,bu coğrafyanın her köşesinde adeta bir abide gibi diktiğimiz şehitlerimizin döktükleri o kutsal ve temiz kanlarıyla ödedik.
Onların akıttıkları mübarek kanla bu cennet vatanda tekrar tekrar dirildik ve bu güzelim toprakları bir “ Şehitler Yurdu ” haline getirdik.

Bu bölümde öngörülen tema müzik dili ile kompozitör Mete Sakpınar tarafından şöyle anlatılmaktadır.

Attacca (ara vermeden) ile girilen ikinci bölümün başı hareketleri ancak düzensiz tartısal (ritmik) oyunlardan oluşur. Trompet ve davul (ramazan davulu) ile cenk hazırlığı hissettirilir. Koronun katılımıyla aksak ritmler ezgiselleşir ve tam bir savaş anlatımına dönüşür. Orkestranın yalın eşliğiyle koro, Mehmetçiğin kahramanlıklarını seslendirir.

Ancak her savaşta olduğu gibi şehit veren anaların dingin görünen, fakat için için devinen yanık bağırlarının sessiz haykırışı, yaylı çalgıların anlatımı üzerinde mezzo-sopranoda duyulur. Bu acı çığlığa kısa süre sonra bir arp girişi ile diğer anneler (kadınlar korosu) katılarak destek verilir. Erkeklerle tamamlanan koro, orkestra ile birleşerek “gazisiyle” ve “şehidiyle” alnı ak Mehmetçiği anlatılır.






KORAL (Koro ve Orkestra için)

Yalçın kayalar eskisi gibi dost değil
Neden toprak gülmüyor yine
Vatan mı kayıp giden ayaklarımızın altından
O ne, O ne
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -





ARİA
(Tenor ve Orkestra için)

Kaldırdı dipçiğini memiş
Bir top mermisi kolunu uçurdu
Al kan sardı dört yanı
Neylesin hak böyle demiş
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Atıldı Mehmetçik büyüyü bozdu
Bir düşman süngüsüne, göğsünden
Bu şahadetle yarıldı sanki kayalar
Dipçik gürültüsünden





ARİA
(Tutti ve Orkestra eşliğinde)

Üç şehitler tepesi Var ol
Eksilmesin üzerinden bu şanlı rüzgâr
Sayısız şehitlerinle yaşa
Memleket kadar

ARİA
(Messosoprano ve Orkestra için)

Eşimi Balkan harbinde kaybettim
Aydında Yunana karşı savaştım
Büyük oğlumu burada şehit verdim
İnönü de savaştım
Küçük oğlumu da şehit verdim
Sakaryada yaralandım
Vatanıma canım feda olsun







ARİA
(Kadın koristler ve Orkestra için)

Evlatlarımızın kanlarına
Kendi kanlarımızı karıştırdık
Erkeklerimizle bir safta

KORAL
(Koro ve Orkestra için)

Gel deyince geldiler
Öl deyince öldüler “ Yemen ” de bile
Yürekleri öyle sıcaktı
Esmer yüzleri öylesine yumuşaktı
Ne isyan, ne ihanet düne bu güne
Onların alnı açık yüzleri aktı




ÜÇÜNCÜ BÖLÜM (15 DK.)

ZAFERE DOĞRU

ORKESTRA

Anadolu; efsanevi kahramanların abideleştiği kutsal bir vatandır.

Bu gün üzerinde özgürce yaşadığımız cennet vatanımızın kazanılması için, şehitlerin aydınlık geleceklerini, hayat ve hayallerini feda ettiklerini unutmamalıyız.

Bu bölümde öngörülen tema müzik dili ile kompozitör Mete Sakpınar tarafından şöyle anlatılmaktadır.

Koro vatan için savaşmanın onurunu anlatır. Başlangıç birinci bölüm gibi dingindir. Tenor solo sırasında tahta nefesliler girer ve orkestral renkler biraz puslanır. Ölümle yaşamın buluştuğu ya da ayrıştığı belirsizliktir bu gri, yarı tekdüze renkler. Yaylı çalgılar bu sorunun cevabını dinleyiciye bırakır ve dağda nöbet bekleyen mehmetçiğin sesine kulak verir. Bu türküsel ses kararlı başlar, gelişir, orkestra ile bütünleşir ve kararlı biter. Ardından ney ve viyolonselle başlayan sololu bir kesit, fagot orkestra diyaloğuna dönüşür ve bu diyalog üzerinde koro şehitlik mertebesini hatırlatır. Çanlarla kurulan köprü ile bu kez şehitlerimize ağıt dökülür korodan.

Ancak her şey vatan içindir ve yaşam; simge olarak meleğe dönüşen anne tarafından arp solo eşliğinde vatana hizmet olarak tanımlanır.

Bölüm, baştaki mistik hava üzerinde duyulan obuaya solo ve baritonun ezgisinin, yenilmez gücü ile vurgulanan “Mehmetçik” marşına bağlanmasıyla son bulur.






KORAL
(Koro ve Orkestra için)

Onlar vatan için savaştılar
Kimi şehit oldu ölümlerin en şereflisini tattı
Kimi gazi oldu hayatın en onurlusunu yaşadı


ARİA
(Tenor ve Orkestra için)

Vurulmuş, vurulmuş
Düşmez bir türlü yere
Karşısındakine dehşet verir
Karışmış sanki ölümsüzlere
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Akşam olur hasret büyür dağ olur
Bu dağlarda kurşun atsam çığ olur
Sen oğlunu geri dönmez say annem
Ben ölünce belki vatan sağ olur
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -


KORAL ( Koro ve Orkestra için )

Bir yanda yaptıkların destanlar dolusu
Bir yanda sürüp giden yalnızlığım
Doğrusu yüzüm yok çiçek getirmeye
Dağ taş bellediğim mezarına
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Şehitler tepesi boş değil
Biri var bekliyor
Ve bir göğüs nefes almak için
Rüzgâr bekliyor
Türbesi yakışmış bu kutlu tepeye
Yattığı toprak belli
Uttuğu bayrak belli
Kim demiş meçhul asker diye


ARİA
(Messosoprano ve Arp eşliğinde)

Ebedi zafer ve huzur
Vatana ve barışa
Hizmet kadardır


KORAL ( Koro ve Orkestra için )

O kadar yandımı bağrın er Mehmet
Ecelin sunduğu şerbeti içtin
Ne kadar aradım senin kabrini
Yoktu diye diye boynunu büktü her çiçek
Yanıldım Mehmetçiğim bağışla beni
Sen yerden semaya yücelmiştin

ARİA
(Basbariton ve Orkestra için)

Kaç canı var sayılmaz
Köy canı, Hatça canı, Manga canı
Ağır adımlarla yaklaşır, kocaman
Al kan olmuş destanı

KORAL
(Koro ve Orkestra için)

Selam vatan uğrunda gazi erlere
Selam millet yolunda çarpan kalpler
Selam şanlı bayrağa, her şeyden yüce
Selam O’ nu yücelten yenilmez güce selam


(1) Bu bölümün bestelenmesindeki ana temaya yardımcı olmak üzere yazılmıştır.
(2) Asker; Tenor, Baba; Basbariton, Anne; Messosoprano, Eş; Soprano
(3) Bu Orotoryaya değerli eserleri ile katkıda bulunan şair ve yazarlarımıza saygı ve şükranlarımızı sunarız.

Şehitler Orotoryası

ŞEHİTLER ORATORYOSU

LİBRETTO

BİRİNCİ BÖLÜM (8 dk.)
VATAN SEVGİSİ

ORKESTRA (1)

Vatan; kavramsal olarak bir toprağı ifade etmekle beraber aynı zamanda kardeşlik, fedakârlık, sahiplenme duygusu ve sadakattir.

Her karış toprağı şehit kanları ile sulanmış, asırlar boyunca şanlı tarihimize ev sahipliği yapmış olan vatanımız, bizler için kutsaldır.

Türk milletinin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini taşıyan, Türk olmanın şerefini hisseden insanlar vatanseverdir.

Vatan; güvencinin söylediği türkünün,
Yağmurla açan güneşin pırıltısının,
Sessiz çığlıklardaki hüznün hissedildiği yerdir.

Bu bölümde öngörülen tema müzik dili ile kompozitör Hasan Niyazi Tura tarafından şöyle anlatılmaktadır.

Anlatıcı, solistler, koro, çocuk korosu ve orkestra için yazılan yapıt 5 bölümden oluşmaktadır. “ Vatan Sevgisi “ başlığını taşıyan I. Bölüm, orkestranın yapıt boyunca karşımıza çıkacak kılavuz motifleri sunduğu “Prelüd” ile başlar. Prelüd sonlanırken, anlatıcı bizleri yapıta hazırlayan metnini okur. Onu, vatanı selamlayan coşkun bir koro izler. Daha sonra, erkekler korosu gergin ve endişeli bir anlatımla bizleri vatan imdadına çağırır. Bu çağrıyı, solistlerin sakin ve huzurlu şarkısı yatıştırır. Koro da bu uyuma katılarak, vatanın gerçek sahiplerinin “bir tarih boyunca kendini tarihe verenler” olduğunu bildirir. Bölüm, coşkulu “selam” koralinin yinelenmesiyle son bulur.

NOTLAR

(1) Orkestra bölümünde yazılan hususlar, o bölümün bestelenmesindeki ana temaya yardımcı olmak için yazılmıştır.
(2) Şehit: Tenor, Baba: Basbariton, Anne: Messosoprano, Eş: Soprano; çocuk korosu, vatan; Büyük karma koro ile temsil edilmektedir.
(3) Bu orotoryaya değerli eserleri ile katkıda bulunan şair ve yazarlarımıza saygı ve şükranlarımızı sunarız
RESİTATİF
(Orkestra eşliğinde)

O kadar dolu ki toprağın şanla
Bir değil sanki bin vatan gibisin
Yüce dağlarında çöken dumanla
Göklere yazılı destan gibisin

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Dedem koynunda yattıkça benimsin ey güzel toprak
Neler yapmış bu millet, en yakın tarihe bir sor, bak
Yerim sensin, göğüm sensin, cihanım, cennetim hep sen,
Nasıl bir şanlı millet çıktı, gördüm canlı sinenden

KORAL (Koro ve Orkestra için)

Selam! Vatan uğrunda gazi erlere selam!
Selam! Millet yolunda çarpan kalplere selam!
Selam! Her şeyden yüce şanlı bayrağa selam!
Selam! O’nu yücelten yenilmez güce selam!

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Yara nisandır tenine erin
Mevt ise son rütbesidir askerin
Altı da bir üstü de birdir yerin
Arş yiğitler vatan imdadına

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

ARİA
( Soprano, Messosoprano ve Bas için )

Bu vatan toprağın kara bağrında
Sıra dağlar gibi duranlarındır
Bir tarih boyunca onun uğrunda
Kendini tarihe verenlerindir


- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

KORAL
( Koro ve Orkestra için )


İleri atılıp sellercesine
Göğsünden vurulup tam ercesine
Bir gül bahçesine girercesine
Su kara toprağa girenlerindir


KORAL (Koro ve Orkestra eşliğinde)


Selam vatan uğrunda gazi erlere selam
Selam millet yolunda çarpan kalplere selam
Selam şanlı bayrağa her şeyden yüce selam
Selam O’nu yücelten yenilmez güce selam




İKİNCİ BÖLÜM (12 dk.)

KURULUŞ VE KURTULUŞ DÖNEMİ DAHİL
ULUSAL BÜTÜNLÜK VE BİRLİĞİMİZİN KORUNMASI İÇİN YAPILAN MÜCADELE VE SAVAŞLAR

ORKESTRA

Bu bölümde öngörülen tema müzik dili ile kompozitör Hasan Niyazi TURA tarafından şöyle anlatılmaktadır.

Tarih boyunca birlik ve bütünlüğümüz için verilen mücadelenin betimlendiği II. Bölüm, savaşı yansıtan bir orkestra girişi ile açılır. Üflemeli ve vurmalı çalgılarla verilen gergin hava, yaylı çalgıların vatanın bölünmez bütünlüğünün güven altında olduğunu söyleyen anlatımıyla sakinleşir. Bu noktada, Anlatıcı; her bölüm başlangıcında olacağı üzere, Yönlendirici ve açıklayıcı metnini sunar. Erkekler korosu, “ Bu dağlarda biz yaşarız...” sözleriyle, vatanın sahibi olduklarını haykırır. Bunu, asker (Tenor solo) nun “Bayrak” aryası izleyecektir. Koro, tarihe gurur veren zaferleri askere anımsatarak güven verir. Ancak vatan tehlikededir. Anlatıcı geleceğin yıldızlarını uyanmaya çağırır. Çocuk korosu, bu noktada “ durmak zamanının geçtiğini, çalışmak zamanının geldiğini” belirtir. Askerin annesi (Mezzo-soprana solo) de evladına Aryasında güven aşılar. Bölüm, solistler ve koronun katılımıyla görkemli biçimde son bulur. Koronun endişeli çığlıkları, askerin ortaya çıkışı ile yerini gurur ve huzura bırakır.

RESİTATİF ( Orkestra Eşliğinde )

Yaklaşık bin yıldır Anadolu’da yaşıyor olmanın bedelini bu coğrafyanın her köşesinde adeta bir abide gibi diktiğimiz şehitlerimizin döktükleri o kutsal ve temiz kanlarıyla ödedik.

Onların akıttıkları mübarek kanlarla bu cennet vatanda tekrar tekrar dirildik ve bu güzelim toprakları bir “şehitler yurdu” haline getirdik.

Sulh zamanında kendi köşesinde gayet sade bir hayat süren Anadolu insanı felaketlerin birbiri ardına kapıyı çaldığı ve işin başa düştüğü dönemlerde yediden yetmişe bütün fertleri ile hürriyet ve istiklalini kurtarmak için inanılmaz bir fedakârlık ve kahramanlık tablosu sergilemiştir.

Malazgirt’ten Kıbrıs’a kadar tarih, onun destansı direniş ve şahlanışıyla doludur. Bu yönüyle bizim mazimiz “kahramanlar tarihidir. ”

Anadolu; tarih boyunca başından geçen sayısız felaketlere karşılık, aynı ölçüde efsanevi kahramanların da sıra dağlar gibi abideleştiği bir büyük vatandır.

Can kardeşi, kan kardeşi, şan kardeşiyiz biz
Zulmün topu var, güllesi var, kalesi varsa
Hakkın da bükülmez kolu, dönmez yüzü vardır

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Millet yoludur, hak yoludur, tuttuğumuz yol
Ey hak yaşa, ey sevgili millet yaşa var ol!..

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Memleket isterim
Ne başta dert, ne gönülde hasret olsun
Kardeş kavgasına bir nihayet olsun
Memleket isterim
Yaşamak, sevmek gibi gönülden olsun
Olursa şikâyet ölümden olsun

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

KORAL
( Koro, Tenorlar ve Baslar )

Bu dağlarda biz yaşarız, bu dağlar bizim dağlarımız
Namusumuz temiz, bayrağımız hür!
Analarımız, karımız, kızımız, kısrağımız
Burada erkekçe dövüşürüz

ARİA
(Tenor ve Solo )

Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü
Kız kardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü
Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder
Gölgende bana da, bana da yer ver
Senin altında doğdum
Senin dibinde öleceğim




KORAL (Koro ve orkestra için)

Tarihe gurur veren zaferler hep senindir
Öğünülen ne varsa hep senin eserindir

ARİA
(Messoprano ve Orkestra için)

Haydi yavrum. Ben seni bu gün için doğurdum
Hamurunu yiğitlik duygusuyla yoğurdum
Git evladım, yılarca ben oğulsuz kalayım
Şu yaralı bağrıma kara taşlar çalayım
Haydi oğlum, haydi git
Ya gazi ol, ya şehit

BÖLÜM FİNALİ
( Koro ve Orkestra için )

Memleket bitti, yine bitmedi hala sen ben
Bize bu hal ile bizden büyük olmaz düşman!

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini
Yok mudur kurtaracak bahtı kara maderini


ARİA
(Tenor Solo, Solistler ve Koro)

Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini
Bulunur kurtaracak bahtı kara maderini



ÜÇÜNCÜ BÖLÜM (10 dk.)

ŞEHADET ÖNCESİ

ORKESTRA (1)

Vatanımızın bütünlüğü, milletimizin birliği için verilen kutsal savaşta kaybettiğimiz şehitlerimiz için yurdumuzun her köşesinde abide gibi diktiğimiz şehit kabirleri ile vatanımız şehitler yurduna döndü.

Hemen hemen her şehit arkasında, sevgi, özlem ve hasret dolu mektuplar ve anılar bırakmıştır.

Harbin acımasızlığına karşın, cehennemi ateş ortasında cepheden yazılan ve çoğu adresine ulaşmayan, belki de kendinden önce şahadet haberinin gittiği, kan, gözyaşı, ateş ve barut kokusuna bulanmış sevgi, aşk, hasret ve duygu yüklü mektupları anlatmak kuşkusuz çok zordur.

Bu mektupların hiçbirinin maddi kıymeti ölçülemeyecek değerdedir. Tarihimizi taçlandıran ve onurlandıran bir “ebedi yadigâr” olan bu mektupların gerçek değerinin ancak kalplerin üstünde saklanarak ve hatırasına sadık kalınarak yaşatılabileceği unutulmamalıdır.

Bu bölümde öngörülen tema müzik dili ile kompozitör Hasan Niyazi TURA tarafından şöyle anlatılmaktadır.

Askerin Şahadet öncesi duygularının betimlendiği III. Bölüm, viyolonsel Solo ve Anlatıcının konuşması ile açılır. Bu bizi, elinde tüfeği, vatan nöbetini bekleyen askerin aryasına götürür. Asker anasına mektup yazmaktadır. Askerin annesi, oğluna güvenini aryası ile bir kez daha yineler. Baba (Bas solo) da kısa bir geçişle oğluna duyduğu gıptayı anlatır. Bunları, çocukların babalarına seslenişi izleyecektir. (Çocuk korosu) Ardından Asker (Tenor Solo) tekrar sahneye çıkar: Ölmekten korkusu yoktur. Tek korkusu unutulmaktır. Çünkü unutulmak ölmektir. Segâh makamındaki ezginin koro tarafından yinelenmesiyle bölüm, hüzün ve hasret ile harmanlanmış bir huzur içinde sonlanır.


RESİTATİF
(Orkestra eşliğinde)

Onları yine derin bir hasret bekliyordu.
Onlar yine aylar ve hatta yıllar süren büyük bir heyecan, merak ve tasa ile irkilip duracaklardı.


Kimi oğluna kavuşacak, kimi de yaşadığı müddetçe şehit oğlunu ya da kocasını hatırlatacak birkaç eşya, birkaç mektuba sığınacaktı.
Çünkü bu mektuplarda, yalnızca kan, gözyaşı değil, aynı zamanda büyük hasretlerin, derin aşkların bir gönül sıcaklığı yaşıyordu.


ARİA
(Tenor Solo ve Orkestra için)

Akşam olur hasret büyür dağ olur
Bu dağlarda kurşun atsam çığ olur
Sen oğlunu geri dönmez say annem
Ben ölünce belki vatan sağ olur

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
Çiçeği burnunda yirmi yaşında
Oturmuş beklerim silah başında
İsmimi okursan mezar taşımda
Üstüme kapanıp ağlama annem

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -,

Düetto ( Messosoprano ve Tenor )

Anam ak sütünü helal et bana
Canımdan daha çok vurgunum sana

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

ARİA
(Messoprano için)

Oğlum, Son yongam sensin.
Haydi oğlum kendine sen de “Yiğit er” dedir
Büyüdüğün gaziler ocağına can getir
O cenkleri kazan ki senin büyük Türk adın
Yedi iklim dört bucak ün salsın
Ben seni evlatlarımın arasında vatana kurban adadım




ARİA
(Basbariton ve orkestra için)

Bir yanda yaptıkların destanlar dolusu
Bir yanda sürüp giden yalnızlığım
Doğrusu yüzüm yok çiçek getirmeye
Dağ taş bellediğim mezarına
KORAL
(Çocuk korosu ve Orkestra için)

Gidipte gelmemek var,
Gelipte görmemek var
Gittin gelmedin, babam
Yücelttin vatanı yücelirken
Vatanımız sağ olsun

ARİA
(Tenor Solo ve Koro için)

Gurbette ölürsem adımı anma
Ayrılık.. hiç bana yanma
Şehittir evladın bir ölü sanma
Gözlerin yaşlarla dolmasın anam!

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

KORAL

Şehittir evladın bir ölü sanma
Gözlerin yaşlarla dolmasın anam!

ARİA
( Tenor solo )

Ölmekten yana korkum yok
Tek korkum unutulmaktır
Ölmek unutulmak değildir
Unutulmak ölmektir

KORAL ( Koro ve Orkestra için )

Ölmek unutulmak değildir
Unutulmak ölmektir

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM (10 dk.)

ŞEHADET ANI

ORKESTRA (1)

Genç kuşakların üzerinde özgürce yaşadıkları cennet vatanın hangi zorluklar atlatılarak ve kimlerin aydınlık geleceği adına bedenlerini, hayatlarını ve hayallerini feda ettiklerini düşünmek mecburiyetindeyiz.
Bu bakımdan genç kuşaklarda vefa hissi ve şükran duygusu uyandırarak, vatana bağlılık ve hizmet duygularının geliştirilmesi öncelikli görevimiz olmalıdır.

Bu bölümde öngörülen tema müzik dili ile kompozitör Hasan Niyazi TURA tarafından şöyle anlatılmaktadır.
“ Şahadet Anı ” başlıklı IV. Bölüm, orkestranın II. Bölüm başlangıcındaki “ Savaş Müziği “ ile açılır. Tüm orkestra, gittikçe artan gelirlerinin sonunda, hain kurşunun askeri şahadete ulaştırdığı anı betimlerken çığlık çığlığadır. Bunu korkutucu bir sessizlik izler: Asker ki artık Şehittir, şahadet anını anlatmaktadır. Bizlere korkmamamızı, gurur duymamızı öğütler: Öyle evlatlar yetiştirin ki, adları Mehmet, soyadları ŞEHİT olsun. “ diye bitirir sözlerini. Koro bize bir başka gözden şahadet anını yansıtır. Şehidin dul eşi (Soprano Solo), bu sahnenin anlatımına katılır. Yetim çocukların babalarına seslenişi, kemanların ve çelestanın tiz sesleri eşliğinde sunulduktan sonra, koro çocukları sükûnete davet eder, orkestra son kez savaş müziğini çalmıştır, artık babaları şehittir. Ardından, şahadet anını bir başka gözden görürüz, kötü haber şehidin evine ulaşmıştır, anası körpe geliniyle kahrolmuştur. Koronun kısa geçişinin ardından, şehidin ana ve babası (Mezzosoprano ve Bas soloları), şehit oğullarına seslenirler Şehit onlara cennetin kapısından yanıt verir. O artık kendi gibi şehit olmuş kahramanlarla birlikte cennetin bahçesindedir.
.
RESİTATİF
(Orkestra eşliğinde)
Şehit vatan görevini tamamladı ve ruhunu teslim etti.
Yer sarsıldı.
Kayalar parçalandı.
Sular kabardı.
Hayat durmuştu.
Vatan uğrunda öldüler, huzur içinde ebedileştiler.
İki güzelden biri oldular.

ARİA
(Tenor solo ve orkestra eşliğinde)
Anlamadım vurulduğumu
Sıcak bir şey hissettim sırtımda
Terliyordum
Sanki yaz gelmiş öğlen sıcağı çökmüştü tepeme
Cemil “dayan” diyordu
Ama ağlıyordu
Gözyaşları yüzüme damladığında verdim son nefesimi
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

İşte o an sana ilk ihanetimi ettim annem
Önce atalarım sonra yârim canlandı gözümde
Bilmiyorum duyuyor musun sesimi
Korkmayın, ağlamayın
Gurur duyun
Vasiyetimdir
Öyle evlatlar yetiştirin ki
Adları Mehmet
Soyadları Şehit olsun
KORAL
(Çocuk korosu ve Orkestra için)

Ecelin sunduğu şerbeti içtin
O kadar yandı mı bağrın ey babam?
Ne kadar aradım senin kabrini
Yoktu diye boynunu büktü her çiçek
Yanıldım babacığım bağışla beni
Sen yerden semaya yücelmiştin

KORAL
(Koro ve Orkestra için)

Uyu yavrum yine şimşek çakıyor
Şehit baban gelmiş bize bakıyor
Yarasından kızıl kanlar akıyor

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Yaralıydı besbelli,
Bir elinde al bayrak vardı.
Göğsünden sızan ince bir kan,
Kaldırdı başını,
Dörtnala gelen şehitler ceddini gördü.
Önce “Allah” dedi, sonra “vatan”.



ARİA
(Soprano ve Orkestra için)

Ya elleri nasırlı anası,
Bir sabah allar içinde karşıladı
Biricik oğlunu, doyamadığı yavrusunu
“Vatan” dedi, tıpkı oğlu gibi

KORAL
(Koro ve Orkestra için)

“Vatan” dedi, tıpkı oğlu gibi

ARİA
(Soprano ve Orkestra için)

Yalnızca yirmi yıl süren oğul sevgisine
Ve bir ömür sürecek evlat hasretine
İki kelime ile sünger çekti Mehmet’in annesi,
“Vatan sağ olsun ” dedi


KORAL
(Koro ve Orkestra için)

“Vatan sağ olsun” dedi.

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -


KORAL
(Tenor ve Koro için)

Dünyaya veda ettik atıldık doludizgin
En son koşumuzdur bu! Asırlarca bilinsin
Bir bir açılırken göğe, son defa yarıştık
Allah’a giden yolda meleklerle karıştık
Geçtik hepimiz dörtnala cennet kapısından
Gördük ebedi cedleri bir anda yakından
Bir bahçedeyiz şimdi şehitlerle beraber
Bizler gibi ölmüş o yiğitlerle beraber

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
ARİA
( Messosoprano, Solo ve Kadınlar Korosu )

Bir feryat figan koptu gece yarısı
Körpe gelinim ağlıyor, asker karısı
Dedim kızım nedir derdin söyle
Kötü rüya mı gördün
Halin ne böyle?
Dedi bir acı haber var asker erimden
Ana, oğlunu vurmuşlar dokuz yerinden
Komşular toplandı kapıya doldu
Dediler; Askerim, Mehmedim bağrımı deldi
Bu bir haber değil sanki yürek acısı
De, hadi nasıl dayansın buna ana, babası?
Nedir? Nedir? Nedir? Nedir? Nedir?
Şehit oğlun göğe yükseldi

KORAL
(Orkestra eşliğinde)

Tüm erbaş yoldaşı geldi başına
Daha yeni değmiş idi yirmi yaşına
Bayrağa sarmışlar al kızıl kanda
Oğlum şehit olmuş vatan yolunda

ARİA
( Messosoprano ve Basbariton düetto ve orkestra için )

Omuzlarda yükseldin göklere erdi başın
Olmasa da dünyada bir tek taşın
Öteki yaşamında makamın cennet oldu
Sen gidince yurdumun tüm çiçekleri soldu
Benim şehit askerim sen ölmedin asla
Vatanın dağlarına ismin yazıldı kanla
Sana silah çeken el kırılacaktır bir gün
Bu dünyada edilecektir sürgün
Bunu asla unutma ey kahraman şehit
Her şeyi bilen tanrı bize olsun ki şahit
Seni toprağa değil yüreğimize gömdük
Yanıyor içimiz sanki ateşe döndük



BEŞİNCİ BÖLÜM (5 dk.)

ŞEHİDİN ÖLÜM SONRASI HUZUR VE GURURU

Bu bölümde öngörülen tema müzik dili ile kompozitör Hasan Niyazi TURA tarafından şöyle anlatılmaktadır.

Rast, Saba, Bestenigâr makamlarında dolaşıp Segâh’ta karar kılan Flüt Solo ile açılır. V. Bölüm,” Şahadet sonrası huzur”u anlatır, önce Anlatıcı; ardından Koro ve Solistlerle “ Yine bir şey yapabildim diyemem hatırana,” diye sonlanırken sözler, keman sololarıyla yeni bir sabahı müjdeler anlatıcı. Şehitler Tanrı'nın manevi huzurunda dirilmişlerdir. Koronun bu müjdeyi yineleyişi ve orkestranın yükselen bitiş akorlarıyla yapıt huzur içinde sona erer.

RESİTATİF
(Ney eşliğinde)

“Onlar ölü değil, diridirler. Hem gerçek hayatla diridirler. Fakat siz duymazsınız.

RESİTATİF
(Eşliksiz)

Kuruluş ve kurtuluş dönemi ile birlikte ulusal bütünlük ve birlik uğruna aziz vatana canlarını feda etmiş bütün şehitlerimizin ruhları şad olsun.

KORAL
(Solistler ve Karma Koro)
Vurulup tertemiz alnından uzanmış yatıyor
Bir hilal uğruna Ya Rab, ne güneşler batıyor
Ey bu topraklar için toprağa düşmüş asker

ARİA ( Basbarito Solo )

Sana da gelmeyecek makberi kimler kazsın
“ Gömelim, gel, seni tarihe ” desem, sığmazsın
Herü merc ettiğin edvara da yetmez o kitab
Seni ancak edebiyetler eder istiab

ARİA ( Messosoprano, Basbariton ve Koro )

Bu taşındır diyerek kabeyi diksen başına
Ruhumun vahyini duysamda geçirsem başına
Ebr-i nisani açık türbene çatsam da tavana
Yedi Kandilli Süreyya’yı uzatsam oradan

TUTİ

Sen bu avizenin altında bürünmüş kanına
Uzanırken, gece mehtabı getirsem yanına
Tüllenen mağribi akşamları sarsam yarana
Heyhat!
Yine bir şey yapabildim diyemem, hatırana.
RESİTATİF ( Keman Solo eşliğinde )

Allah onlara ebedi huzuru bağışladı.
Onlar ebedi ışık ile aydınlandı.
Işıklar içinde ebedileştiler
Onlar ölüm korkusunu aştılar
Huzur içinde ebedi hayatlarına başladılar.
Ne kadar duygulu, engin ve mübarek bir seher
Onlar sanki bir gül bahçesine gidiyorlar.
Yüceliyorlar, vatanlarını da yüceltiyorlar.

KORAL
(Son Söz Karma Koro)

Onlar vatan yolunda savaştılar
Onlar ölümlerin en şereflisini yaşadılar
Onlar ölüm acısını hissetmeden ölümsüzleştiler
Onlar Tanrı'nın manevi huzurunda gerçek hayatla dirildiler

KAHRAMAN TÜRK KADINLARI KANTATI

KAHRAMAN TÜRK KADINLARI KANTATI

LİBRETTO

BİRİNCİ BÖLÜM (5 DK.)

YIL 1919 VATANIMIZIN İŞGALİ

ORKESTRA


Vatan tarih boyunca Türklüğün en aziz varlığı olmuştur. Milletimiz bu kavramı olağanüstü bir mana atfederek yüceltmiştir. Şehit ve gazilerimiz vatan sevgimizin anıtsal gururudur. Gönül birliği ile vatanlaştırılan bu topraklar 1919’da tarihinin en acı günlerini yaşadı. Bu acıyı 22 Mayıs 1919’da Kadıköy’de yapılan mitingde Münevver Saime Hanım şöyle haykırdı.

<<-- Heyecanlarımız, kanlarımız söndürülse bile, göğsümüzde milliyetten yapılmış bir kalp var ki; onda yabancının, bir düşmanın ne ihtirası ve korkusu yaşar. Onun semasını kaplayan ancak istiklal havasıdır. Ben kendimi hürriyeti gasp edilmiş bir milletin kızı sayarak, istiklalime nasıl yürüyeceğimi söyleyeceğim. Bu beyanatım kollarımızı bağlamak isteyenler için şayan-ı dikkat olmalı. Oğlum bana:

<<-- Ben neyim? >> diye ilk sorduğu gün, ona semalardan haykıran bir melek gibi.

<<-- Büyük tarihli bir Türk’sün!.. >> diye hitap edeceğim.

Bu ses onun ruhunda ne fırtınalar koparacak!.. Ninnisini söylerken bugünleri yanık bir sesle ruhuna sindireceğim. Ona büyük Türk ırkının şarkılarını söyleyeceğim. Kundağına şanlı mimarlarımızın yaptığı abideleri işleyeceğim. Masallarda kendisine Fatih’leri Yavuz’ları anlatacağım. Mendilinde, kitabında, cüzdanında, fesinde hep İzmir’i görecek!.. O’na babamdan kalan altın kakmalı kılıcı, rafta sarılı duran bayrağı bir miras olarak vereceğim ve kulağına gizli bir vasiyet söyleyeceğim. İşte o günden itibaren galiplerin ayaklarımıza taktığı zincirler çözülmeye mahkûmdur. Çünkü o gün oğlumun kalbine ektiğim hürriyet çiçeği açacak, müthiş bir isyan olarak tuğyan edecektir. Sulhu müebbet düşünenler, bize indirilecek darbenin aksisedası yarınki insanlığın sükûnetini bozacaktır.

Az söylemek, çok iş yapmak zamanı gelmiştir. Biz yalnız ağlıyoruz. Ağlamakla kazanılacak, hıçkırıklarımızı işitecek bir kalp yoktur. Teşkilata, nihayet fiiliyata başlamak lazımdır. >>

Ağladığım senin içindir
Güldüğüm senin için
Öpüp başıma koyduğum
Ekmek gibisin
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

KORAL ( Koro ve Orkestra için )

Feda olsun sana canım
Uğrunda dökülsün kanım
Cennet’ten güzel vatanım
Sana bin canla kurbanım

Baharın cana can katar
Yürekten kaygılar atar
Ecdadım koynunda yatar
Sana bin can kurbanım

Günler feda güneşine
Güler kurban ateşine
Hiç rastlamadım eşine
Anam kadar kıymatlısın
Yavrularımdan tatlısın
Gönülden sen kanatlısın
Sana bin can kurbanım

Bu gök, bu toprak, bu deniz
Nerde var bu güneşli iz
Hiçbir şey yok senden aziz
Sana bin canla kurbanım
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Bugün vatan bizden razı olacak
Asker şehit, ordu gazi olacak

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -


Anadolu toprağı yoğrulmuş kanla
Ün alınır ancak verilen kanla
Herkesin yüreği çarpıyor şanla
( 24/25 Mayıs 1915 gecesi Arı burnu’nda şehit düşen Boyabatlı Ömer Gazi Mustafa’nın cebinden çıkmıştır. )

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Bu topraklar ellerinde silahla ölenlerin vatanıdır

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Yüce ruhlu vatan evlatları
Bu dünyadan ayrılırken
Vatan diye haykırdılar

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Bastığın yerleri “toprak” diyerek geçme, tanı
Düşün altında binlerce kefensiz yatanı
Sen şehit oğlusun incitme yazıktır atanı
Verme dünyaları alsan da bu cennet vatanı

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Dedem koynunda yattıkça benimsin ey güzel toprak
Neler yapmış bu millet, en yakın tarihe bir sor bak
Yerim sensin, göğüm sensin, cihanım, cennetim hep sen
Nasıl bir şanlı millet çıktı gördüm canlı sinenden

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Bu dağlarda biz yaşarız, bu dağlar bizim dağlarımız
Namusumuz temiz, bayrağımız hür
Analarımız, karımız, kızımız, kısrağımız
Burada erkekçe dövüşür
Hep senden yanadır çektiğim kahır
Bu senin ülkende, senin gölgende
Düşmesin kara kalpaklar, kirlenmesin duvaklar
Korkum yok ölümden yana

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini
Yok, mudur kurtaracak bahtı kara madenini

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

ARİA ( 6 Soprano topluca )

Vatanın bağrına düşman dayadı hançerini
Bulunur kurtaracak bahtı kara madenini



İKİNCİ BÖLÜM ( 15 DK. )

KAHRAMAN TÜRK KADINLARININ ŞAHLANIŞI

ORKESTRA

İstiklal harbine kadınlarımızın çok ciddi ve anlamlı katkıları olmuştur. Bu mücadelenin fikirsel oluşumundan başlayarak bilfiil silahlı mücadeleye kadar önemli görevler yapan kahraman kadınlarımızı daima saygı ile anmak ve layık oldukları şekilde hatırlamak mecburiyetindeyiz.

Mayıs 1919’dan başlayarak derhal örgütlenmişler ve Anadolu’da ki hareketin ilk ateşini yakmışlardır. Birlik ve beraberliğimizin sağlanmasında anlamlı katkıları olmuştur.

Türk kadınının Milli Mücadeleye büyük kararlılıkla katılışını takiben, düşman işgalleri büyük bir hassasiyetle izlenmiş, protesto yayınları yapılmış, Milli Ordu için para ve mal yardım kampanyaları düzenlenmiştir.

Karamürsel – Ankara arasında yollar, gece-gündüz sırtlarında mermi taşıyan kadınlarla mermi yüklü kağnı arabaları, bazen bir öküzü ölmüş, onun yerine kendisini diğer öküze eş olarak arabaya koşan kadınların teşkil ettiği kafileler ile dolu idi.

ARİA ( Asri Kadınlar bildirisi – 16 Mayıs 1919 )

1919 yılı bir kâbus gibi
Gönülden yaralandık
Hepimiz bir nefes, bir yürek olduk
Hepimiz haykırıyoruz
Sesimizi dertli vatanımıza duyurmak
Nefesimizle düşmanı yakmak istiyoruz

ARİA ( 10 Mayıs 1919 Fatih Mitingi – 23 Mayıs 1919 Sultanahmet Mitingi
“H. Edip Adıvar”)

Bahtı kara memleketimin zulüm gören insanları
Şanlı tarihimizin en karanlık günleri
Kahraman ve yüce ruhlu milletim
Yaşadıklarımız, karanlık bir gece
Her gecenin bir sabahı vardır
Bu ses halkımın göklere doğru yükselen asil sesidir
Benimle beraber yemin ediniz
Kutsal topraklarımıza,
Bayrağımıza,
Atalarımızın mirasına asla ihanet etmeyeceğiz
Canımız, malımız, kanımız bu uğurda helaldir

ARİA ( 22 Mayıs 1919 Kadıköy Mitingi “Münevver Saime Hanım” )

. Ben özgürlüğü elinden alınmış bir milletin kızıyım
. Çocuklarımıza bırakacağımız tek miras
. Büyük bir tarihi olan Türklük onurumdur
. Atalarımızın emanetini koruyacağız
. Çünkü içimizde coşkulu bir ateş var

ORKESTRA

1920 yılı ağırlıklı olmak üzere GAZİANTEP bölgesinde 62 kahraman kadınımız şehit olmuş, 164 kadınımız da yaralanmıştır.

Halide Edip (Halide Onbaşı) mitinglerin dışında Garp Cephesi’nde harbe bilfiil katılmıştır. Mustafa Kemal ile birlikte hakkında ölüm kararı verilen altı kişiden biri de Halide Edip’tir.

Garp Cephesi’nde Eskişehir muharebelerinden sonra 12 kadın İstiklal madalyası almıştır.

ARİA ( Kara Fatma’ya üsteğmen rütbesi takılacak )

Ben Kara Fatma’yım
Erzurumluyum
Balkan savaşı ve Birinci Dünya savaşına katıldım
Eşleri Ermeniler tarafından şehit edilenlerle beraber
Ermenilere karşı savaştım
Müfrezemle birlikte Sakarya
Başkomutanlık muharebelerine katıldım
Vatanıma canım feda olsun

ARİA ( Ayşe Hanım )

Eşimi Balkan harbinde kaybettim
Aydın’da yunana karşı savaştım
Büyük oğlumu burada şehit verdim
İnönü’de savaştım
Küçük oğlumu da bu savaşlarda şehit verdim
Sakarya savaşında yaralandım
Vatanıma canım feda olsun

ARİA ( Şerife Bacı )

Ben gelin Şerife’yim
21 yaşındayım
Eşimi Çanakkale’de şehit verdim
Biricik varlığım Elif
Köydeki yetimlerin sütannesiyim
Gelinler hayata küsmüş, umutları solmuştu
Her haneden bir kağnı İnebolu’ya gidecek
Milletimizin hayat hakkı için
Görev düşmüştü bizlere
Bu vatan bizimdi
Cuma günü
İnebolu’dan 80 kağnı ile Kastamonu’ya yola çıktık
Elif’le beraber
Öküzler kağnıyı çekiyor
Kar yağıyordu
Kara öküzü ittiriyordum
Ilgaz dağı çilenin harman olduğu yer
Kastamonu kışlasının önündeyim
Donmaktayım, sesim kısılıyor
Elif bağırıyor

ARİA ( 6 Solist topluca “Söğüt’ün Akgünlü köyünden Mehmet oğlu Hüseyin’in Annesi” )

Hüseyin’im aslan oğlum
Dayın Sıpka’da
Baban Dömeke’de
Agaların da 8 ay evvel Çanakkale’de
Şehit düştüler
Bak son yongam sensin
Minareden ezan sesi kesilecekse
Camilerin kandilleri sönecekse
Öl de köye dönme
Yolun Sıpka’ya düşerse dayının ruhuna bir fatiha oku
Haydi oğul Allah yolunu açık etsin

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

ARİA ( 6 Solist topluca )

Evlatlarımızın kanlarına
Kendi kanlarımızı karıştırdık
Erkeklerimizle bir safta
İstikbalimiz için
Haksız zalimlere
Tarihin lanetlerine
Terk ederek
Şehametle
Öleceğiz



ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

MİLLETİMİZİN KAHRAMAN TÜRK KADINLARINA KARŞI MİNNET DUYGULARI (5 DK.)

ORKESTRA

Kadınlarımız; bu vatanı bize armağan eden aziz şehitlerin, gazilerin anaları ve bacılarıdır. Yıllardır savaş meydanlarında oğullarını veren, mezarlarının nerede olduğunu dahi bilmeyen Anadolu kadınları, hiçbir zaman memnuniyetsizlik ifade etmemişlerdir.

Erkeklerini savaş meydanlarına uğurlayan Anadolu kadınları vatanımızı kurtarmak için maddi ve manevi her türlü fedakârlığa katlanmışlardır. Bugün aramızda olmayan kadınlarımıza minnet ve şükran duygularımızı ifade ediyoruz.

KORAL ( Orkestra ve koro için )

Kadınlarımız umuttur
Kadınlarımız aydınlık geleceğimizdir
Kadınlarımız toplumsal uyanışın öncüleridir

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Ülkemizin değeri kadınlarımızın değeri kadardır
Vatan fedakâr kadınlarımızın omuzlarında yükselmiştir
Vatan fedakâr kadınlarımızın yüreklerinde yücelmiştir
Kadınlarımız var olma nedenimizdir

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -
- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Tarihin her döneminde
Kazanılan bütün değerler
Fedakâr ve kahraman
Kadınlarımızın eseridir
Türk kadını
Milletinin kurtuluşu ve gelişmesinde
Dünyaya örnek olmuştur



DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

ATATÜRK’ÜN KAHRAMAN TÜRK KADINLARINA KARŞI DUYGU VE DÜŞÜNCELERİ (5 DK.)

ORKESTRA

Dünyada hiçbir milletin kadını “Ben Anadolu kadınından daha fazla çalıştım, milletimi kurtuluş ve zafere götürmekte, Anadolu kadını kadar himmet gösterdim” diyemez. (M. Kemal ATATÜRK)

Hayatının her döneminde toplumda yönlendirici ve geliştirici unsur kadındır.

KORAL ( Orkestra ve koro için )

Kahraman Türk kadını;
Omuzlarımız üstünde göklere kadar
Yükselmeye layıksın

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Sen ahlak ve faziletin örneğisin

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Elbet sefil olursa kadın alçalır beşer

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Dünya üzerinde gördüğünüz her şey kadının eseridir

- - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - - -

Türk kadını her değerin üstünde
Yüksek ve onurlu bir yerdedir